ANKARA GİRİŞİMCİ KADINLAR DERNEĞİ OLARAK KADINA ŞİDDET'E "HAYIR" DİYORUZ
“AÇAN HER GELİNCİK BİR İNSAN ÖMRÜDÜR”
AGİKAD (Ankara
Girişimci Kadınlar Derneği) ve Ankara Barosu GELİNCİK Merkezi işbirliğiyle, gerçekleştirmek
istediğimiz, Projemizi, tüm dünyaya seslenerek, yılda bir gün veya gelincik
haftası olarak, yasallaşsın ve “KADINA İnsana,
Şiddete HAYIR” duyarlılığı yaygınlaşsın istiyoruz.
Kadın ve aile
hayatını ele aldığımız çalışmalarımızda, kadına karşı şiddete dikkat çekmeyi, kadınımızı
güçlendirerek, bir nebze de olsa (göle bir damla atma örneği), katkı sağlamayı amaçlıyoruz.
Projemizdeki amacımızı, gelincikle bütünleştirip, birçok kurum kuruluşu
yanımıza alarak. TBMM Sayın Başkanı, Aile ve Sosyal Politikalar Sayın Bakanından
başlayarak kadın milletvekillerimizin yakalarına takılacak, ev hanımlarımızın
ürettiği gelinciklerle duyarlılığı artırmak istiyoruz.
KADINIM, BEN DE BİR GELİNCİĞİM
“Sevgisiz dokunma incinirim’’
Gelincik; şiddetin olduğu yerde kendiliğinden mesaj veriyor.
İyilik, dostu güzel narin bitkiyi Anadolu Kadınıyla
bütünleştirerek; yeniden doğmak gibi güçlü aile değerlerimizi koruma adına,
Projemizi hayata geçirmek istiyoruz.
Örnek Anadolu’daki bir kavgada kadın Tülbent’ini yere atar
ve o kavga orada tatlıya bağlanır. AGİKAD olarak diyoruz ki;
Artık Analar boyun bükmesin, her yıl bir defa da olsa
kadınlar kutsal çiçek Gelinciği yakalarına takarak ve – Kapı Tokmaklarına asarak–
(hatta belediyelerin nikâh dairelerinde çiftlere de takarak); duyarlılık
artırılsın istiyoruz. Bu gelincikleri evlerdeki işsiz kadınlara ve sığınma evi
atölyelerinde ürettirip, bir taraftan kadın istihdamına da destek vermek
istiyoruz.
Diğer taraftan işsiz ev kadınlarını bilgilendirerek sevgiyle
besleyip, yuvaların korunmasına ve güçlenmesine katkımız olsun diyoruz.
Japonlar Gelincik için, söylemlerinde, “ Gelincik insan
gibidir. Dünü vardır, yaşamıştır. Bu günü vardır, yaşıyordur” derken; Biz de diyoruz
ki yarınımızı sevgiyle besleyip, nefsimizi, vicdanımızı temiz yaşatmalıyız ve
bunda da bizim gibi kuruluşların öncülüğünü kanıtlamalıyız. İnsanız biz de
topluma daha çok emek vermeliyiz çünkü ’’İNSANIZ AYRICA DA- KADINIZ’’
Yine Anadolu’dan örnek, her kız çocukken Gelincikten bebeğini
yapmıştır. Şimdiki kırıp incittiğimiz bebeklerimizi, sevgiyle beslemek
istiyoruz.
GELİNCİK AİLELİ BİR ÇİÇEKTİR.
Açan her gelincik bir insan ömrüdür. Roma mitolojisinde,
gelincik birçok tanrı ile ilişkilendirilir. Uykudaki sırrı düşleri simgeler.
Çanakkale’de 1.Dünya Savaşı sırasında Gelibolu
yarımadasındaki başarısızlığa mahkum çok kan dökülen bir mahallede, binlerce
ölünün ardından Gelincik tarlası kendiliğinden oluşmuştur. Bu tarlayı
Moina-Michel adında bir Amerikalı kadının başlattığı -kasım 1918’den beri
gelenekselleşmiştir ve her yıl Amerikalılar bu tarlayı ziyaret ederler. Açan
her gelincik bir insandır, bir ailedir ve ailenin yaşam kaynağı da bir
sevgidir. Biz sevgiyi ailede bir bütün olarak maddi manevi katkımızla
yaşatılmasını istiyoruz. Bunun için her insan kendi içindeki düşmanı öldürürse kimsenin
düşmanı olmazı ilkesini istiyoruz. Sevgisiz yaşamları, şiddetli yaşamları
gelincik çiçeğiyle kınıyoruz.
Anadolu Kadını olarak, kıyam dönemlerinden geçtiğimiz
yılların bilincindeyim.
Topluma seslenerek, artık insanlar incinmesin sevgiyle
özellikle cennet gönüllerin annelerin önemiyle kadına karşı hep beraber
yürümeye ve de aile değerlerimiz koruyarak büyümeye dikkat ediyoruz.
İnsaf KILIÇ, 8.07.2013
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder